Ağlama küçük çocukların ihtiyaçlarını ifade etmek için ellerinde olan, gelişimsel olarak uygun bir yoldur. Bazen yetişkinler için değişik görünen sebepler çocuklar için önemli hayal kırıklığı, öfke ya da üzüntü yaratabilir ve bu duyguları ağlayarak gösterebilirler. Örneğin, 2 yaşındaki çocuğun sen oyun sırasında oyuncak köpeğini filin yanına koymadın diye ağlayabilir. Ya da son kalan patatesi kendisi yiyemediği için çok keyifli bir yemek sofrası ağlamayla sonlanabilir. Bazen bu küçük nedenlerden dolayı ağlama, o an yaşadıklarıyla şeyle de ilgili değildir. O gün ya da geçen hafta boyunca yaşadığı tüm küçük şeylerin birikmesi bir anda kendini ağlama olarak gösterebilir. Bu gibi durumlarda çocuklar ilkel beyin ile hareket ederler, yani beyinlerinin duygulardan sorumlu bölgesi aktif olur. Neden-sonuç kurma, erteleme, planlama, duyguları düzenleme gibi daha yetişkin beyin bölgeleri henüz gelişmekte olduğu için yoğun duygular yaşarken yetişkinler gibi tepki vermekte zorlanırlar. Burada değerli olan çocuğunun gelişmekte olan zihninin farkında olup bu tarz yoğun duyguları deneyimlediğinde yetişkin olarak duraklayabilmek, sakinlik ve kararlılık içinde kalabilmek olur.